poem written by MJ ♥♥

[Misafir]

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Michael Jackson - I'm Beautiful (poem written by MJ)
ben güzelim ,ben güzelim,ben güzelim ...
ve ben harikayım
Tanrı benim yanımda
kim bana karşı gelebilir?
ben güzelim
şimdi yeni bir insanım
güzelim, dağları taşımak için gereken ateşin ve kararlılığın sırrını biliyorum.
kendi dünyamı hazırlıyorum
ben güzelim!
eski ben arkada kaldı
yeniden en önde yürüyeceğim ....Michael Jackson...

Michael,kendini yeniden inşa etmek için,Çarpışan Kayalardan geçmek zorunda kaldı.özgürlüğün yeni anlamlarına duyulan sevinç ve bu şiiri yazar.önce ne kadar güzel bir gücü olduğunu görmeliyiz.kendi dünyasını kurmasını,hiç bir şeyin ve hiç kimsenin engelleyemeyeceğine dair bir kararlılığı var.
''I wanna shock them!
Wanna go for the jugular !
Aim for the throat!''
''onları şok etmek istiyorum,şah damarlarından boğazlarına girmek istiyorum ''
O müziği kastedmiyordu,eldivenini tüm dünyaya atarak yapmak istediğini zaten yapmıştı.
''onun müzüğü milyarlara ulaştı
hayalleri dünyayı etkiledi
şimdi herkesle paylaşmak istediği bir hayali daha var''-(TII'den)
...
gördünüz mü?
Biz onun dönüşümünün şahitleriyiz
Biz onun hayallerini,onunla birlikte yaşıyoruz.
eğer bunu yaşamak için ölmek zorunda idiyse
eğer gerçek yüzünü tanıtmak için maskenin ardında kalmak zorunda idiyse
ihtiyacı olan zamansa....
zaman hatırlayacak
benzeri görülmemiş büyük hikayeyi.......L.O.V.E.Kingdom52...

güzel bir sabah herkese günaydın

[Misafir]

Juliens kataloğundanmış;

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

[Misafir]

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

"thє lαst teαr"//*_by Miichαєl.Jαckson;*. [[dαncinq the dreαm]]
Son Gözyaşı
sözlerin kalbimden bıçakladı
acı içinde gözyaşı döktüm
''git burdan'' diye bağırdım.''bu senin için dökeceğim son gözyaşıydı''
ve sen gittin.
saatlerce bekledim ama gelmedin.
o gece üzüntü yüzünden ağladım
haftalarca bekledim ama senden ses yoktu
sesini düşündüm
yanlızlık yüzünden ağladım.
aylarca bekledim
ama senden bir işaret yoktu.
kalbimin derinliklerinde umutsuzluk yüzünden ağladım
ne garip ki tüm bu gözyaşları acıyı yıkayıp götüremiyor.
ve bir düşünce acıyı deldi..
seni günışığı altında gülümserken hatırladım
Mayıs şarabı gibi tatlı..
şükran hisseden bir gözyaşı akmaya başladı
ve mucizevi şekilde,sen geldin.
yanağımda yumuşak dokunuş
ve beni öpmek için eğildin
neden geldin dedim
cevabın şuydu;
benim için sakladığın son gözyaşını silmek için....Michael Jackson-Dancing The Dream...
çevirmeye çalışırak muhteşem anlamını mahvetmiş olabilirim.ama benim dinlerken duyduğum şeyler buna yakındı.

[MJ-4EVER]

I'm Beautiful güzel şiirmiş

[nesronic]

Çeviri süpper olmuş Şengün

[nesronic]

bu arada şimdi bu Juliens kataloğu olayı tam olarak nedir? Pearl Jr.'ın bahsettiği açık arttırma bu di mi, MJ'ın orada olduğundan eminim dediği. Michael'a ait, özel parçalar mı açık arttırmaya çıktı, bir de bu açık arttırmanın yapımcılığını üstlenen şirketti di mi 1983'de ölümünü fake eden rock yıldızı hikayesini filme çeken. Benim kafam allak bullak oldu valla ya

[Misafir]

aslında bununla ilgili ben de pek bişey bilmiyorum.ama anladığıma göre açık artırmaya funeral den tanıdık isimler katılmış.ceketin falan kime satıldığı açıklanmamıştı,sonradan açıklandı mı bilmiyorum

[nunu]

yine her şey film çekimi gibi yani öyle mi?

[nesronic]

Film çekimi gibi değil de bu açık arttırmanın çekimlerini Aurora 7 Productions adlı yapımcı şirket yapmış anladığım kadarıyla ve emin değilim ama bu şirketin MJ'la bir alakası var galiba, şu pearl Jr. başlığındaki linkten yola çıkarak dedim yani bunu. Pearl Jr' da diyor ki bu şirket aynı zamanda 1983'de ölümünü fake eden bir rock yıldızının hikayesini film yapmıştı, işte size ip ucu ama ben bunda pek ip uculuk bir şey de bulamadım ne yalan diyeyim fakat bu şirket MJ'la ilintiliyse gerçekten kurcalamaya değer bence

[Misafir]

The fish that was thristy (written by Michael Jackson)
Susayan Balık(Dancing The Dream-1992)
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

bir gece,bir mercan altında uyuyan yavru balık,rüyasında tanrıyı görür.''Denizdeki bütün balıklar için bir mesaj iletmeni istiyorum''der Tanrı.yavru balık,''ben onlara ne söyleyebilirim ki'' der. '' onlara yanlızca susadığını söyle''diye cevaplar tanrı,''sonra ne yaptıklarına bak'' der ve başka bir şey söylemeden kaybolur.
ertesi sabah küçük balık bunu hatırlar ve ''benden ne tuhaf birşey istedi'' diye düşünür.az sonra bir büyük tuna balığı görür ve ''afedersiniz,ama ben susadım'' der. ''sen bir aptal olmalısın '' diyen tuna balığı,kuyruğuyla kibirli bir fiske atarak yüzüp uzaklaşır.
küçük balık kendini gerçekten aptal hissetti ama görevi vardı.sonraki balık bir köpekbalığı idi.güvenli bir mesafeden ''afedersiniz efendim,ama ben susadım'' ''O zaman sen bir deli olmalısın'' diyen köpekbalığının ,aç gözlerle baktığını farkeden küçük balık hemen uzaklaştı.
bütün gün morinalara ,uskumrulara,kılıçbalıklarına,orfozlara aynı kısa konuşmayı yaptı.ama hepsi ona arkalarını döndüler ve onun için hiçbir şey yapmadılar.karışık bir ümitsizlik içindeki yavru balık,üzerinde 3 zıpkın izi olan denizin bilge yaratığı büyük mavi balinaya rastladı.
''Afedersiniz ama ben susadım'' dedi bağırarak.bu büyük mavinin yanında bir leke gibi durduğundan,kendisini görebildi mi merak ediyordu.ama onu durdurmuştu.
''Tanrıyı gördün,öyle değil mi?''
''Bunu nasıl bildiniz?''
''Bir keresinde ben de susamıştım''büyük balina güldü..
küçük balık şaşırmıştı. ''lütfen söyler misiniz,bu ne anlama geliyor?'' diye yalvardı.
''Bu onu yanlış yerlerde arıyoruz'' demektir dedi yaşlı balina.''biz yukarıya ve aşağıya bakıyoruz ve bir şekilde o ,orda olmuyor.bu yüzden onu suçluyoruz ve kendikendimize,onun bizi unutmuş olduğunu söylüyoruz.etrafta yoksa,bizi uzun zaman önce terketmiştir diyoruz.''
''Ne kadar garip'' dedi küçük balık.''heryerde olan bir şeyi yine de aramak.''
''haklısın garip'' diye katıldı ona balina.''sana şunu hatırlatmıyor mu?; susadığını söyleyen balıklar gibi''..
Michael jackson-Dancing The Dream-1992.

Michael başta olmak üzere,yazdığı şeyleri çevirme cüretiyle katlettiğim için herkesten özür dilerim.ama mesajı anladığıma emin olamadım.paylaşmalıyım..

[Misafir]

So the Elephants March (written by Michael Jackson) Dancing The Dream

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Filler Neden Durmaksızın Yürür?
Filler hakkında çok ilginç bir gerçek şudur ki, hayatta kalabilmek için düşmemeleri gerekiyor.
Bütün diğer hayvanlar tökezleyip geri kalkabiliyorlar. Ama filler hep ayaktadırlar, uyurken bile. Sürüden biri kayıp düşecek olursa çaresizdir. Kendi ağırlığının mahkumu olarak yan üstü öylece yatılı kalır. Diğer filler etrafını sıkıca sarıp çaresizce itip kaldırmaya çalışsalar da yapacakları pek birşey yoktur. Yavaş ve ağır nefesle düşen fil ölür. Diğerleri önce nöbet tutar, sonra yollarına ağır ağır devam ederler.
Doğa kitaplarından öğrendim bunu. Acaba doğru tam olarak bu mudur diye merak ediyorum: Fillerin düşememelerinin başka bir sebebi yok mudur?
Belki böyle bir ortak kararları vardır? Düşmemek onların misyonudur? Tüm hayvanların en arif ve sabırlıları olarak bir anlaşma yapmışlardır, tahminen asırlar önce, buz devri biterken:
Büyük sürüler halinde yer yüzünde dolaşırken filler bir gün upuzun çalılar arasından, çakmaktaşından ciritlerle sessizce yaklaşan minik insanlar gözlemlerler.
- 'Ne kadar korku ve öfke dolu bir yaratık', diye düşünür filler, 'Ama bir gün dünyaya hükmedecek. Bunu anlayacak kadar arifiz. Hadi ona örnek olalım.'
Filler külrengi başlarıyla baş başa verirler ve düşünüp taşınırlar. Ne tür örnek olabilirler ki?
Çok daha güçlü olduklarını gösterebilirler, ki bu bir gerçek. Ona öfkelerini gösterebilirler, ki öfkeleri bütün ormanları kökünden sökebilir. Ya da ona ağalık taslayabilirler, tarlalarını çiğneyerek ve kulübelerini yıkarak. Çok büyük hayal kırıklıkları yaşadıkları an, vahşi filler bunları yapabilir, ama grup içinde baş başa koymuşken insanoğlunun çok daha nazik bir mesajla da ders alabileceğine karar verirler.
'Hayata karşı derin saygımızı gösterelim ona' derler. Ve o günden beri filler sessiz, sabırlı, barışçıl varlıklar olurlar.
İnsanoğlunun, fillere binmesine ve onları köle gibi kullanmasına izin verirler. Hükmettikleri kocaman Afrika ovalarından sürülmüş sirklerde katıldıkları gösterilerinde onlara gülmesine izin verirler.
Ama fillerin en önemli mesajı daima hareket içinde olmalarında saklıdır. Hareket etmenin yaşamak anlamında olduğunu biliyorlar. Bir şafaktan bir şafağa, bir asırdan bir asıra sürülerle yürüyorlar:
Hiç düşmeyen hayat dolu bir kitle ! Barışın durdurulmaz kuvveti !
Masum hayvanlar olarak bu kadar zaman sonra binlercesine kurşunlarla yıkılacaklarını bilemezlerdi. Arsız açgözlülüğümüzün sayesinde sakatlanıp toz içinde yatacaklarını tahmin edemezlerdi.
Önce büyük erkekler vuruluyor ki dişlerinden biblo yapılabilsin. Sonra dişiler vuruluyor ki insanoğluna av ödülü olsunlar diye. Bebekleri çığlıklar içinde annelerinin kan kokusundan kaçıyorlar ama silahlardan kaçmak hiç fayda etmiyor. Onları emzirecek kimse olmayınca sessizce onlarda ölüyorlar ve kemikleri güneşte rengini atıyor.
Bu kadar ölüm sahnelerinin içinde filler vazgeçebilirdi. Yapmaları gereken tek şey yere yıkılmaktır. Hepsi bu. Kurşuna ihtiyaçları yoktur: Doğa onlara yere yatıp ölebilme haysiyetini vermiş !
Ama onlar kutsal olarak gördükleri eski anlaşmalarını ve bizlere vaad ettiklerini hatırlıyorlar. Bu yüzden filler yürüyorlar ve her adımlarıyla toza iz bırakıyorlar: 'İzle, öğren, sev. İzle, öğren, sev.'
Onları duyabiliyor musun?
Bir gün utanç içinde ovaların ağalarının binlerce ruhu seslenecektir: 'Sizden nefret etmiyoruz. En sonunda anlayabildiniz mi? Biz düşmeyi kabul ettik ki siz küçükler bir daha düşmeyin diye.'-MJ

(çeviren ben değilim,kim olduğunu bilmiyorum.sanırım daha önce de biryerde bobo paylaşmıştı yanlış hatırlamıyorsam.)

[leydis]

Çok güzel olmuş Şengüncüm teşekkür ederim,ben bütün hayvanları seven biri olarak fillere de çok özel duygular taşıyorum,dünyadaki bütün hayvanlara bakabilirim filler çok tatlılar,sabırlılar bazen görüntüler görüyoruz tv lerde ya da internette bakıcısı file vuruyor o kocaman haliyle,kendine sinek kadar gelecek adama hiç bir şey yapmıyor ya,o güzel suratından öpesim geliyor buna ne denir insan olan hangisi acaba ? o ağzı var dili yok canlıya vurunca eline ne geçecek ki? Benim çok hassas olduğum bir konu hayvanlara kötü davranış,konuyu nasıl da oraya getirmişim,bütün filleri öpüyorum

[Misafir]

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
BuT THE HEART SAID NO Michael Jackson DANCING THE DREAM(1992)
(çeviri MJTurkfan dan alıntı. )
Ama Kalp Hayır Dedi
Karton kutularda yaşayan fakirleri gördüler ve kartonları devirip projeler yaptılar. Devasal beton ve cam blokları üzerinde asfalt otoparklar yükseldi. Nasıl olsa kartondan bir ev gerçek bir ev gibi değildi, "Ne bekliyorsunuz?" diye sinirli bir şekilde sordular. "Bizim gibi yaşamak için oldukça fakirsiniz, kendiniz için daha iyisini yapıncaya dek, bize minnettar olmalısınız, değil mi?

Akıl evet dedi, ama kalp hayır...

Şehirde daha çok elektriğe ihtiyaç duydular, bu nedenle bir dağ akıntısına baraj inşa ettiler, sular yükseldi, ölü tavşanlar ve geyikler suda sürüklendiler; henüz uçamayan yavru kuşlar yuvalarında boğuldular ve anne kuşlar çaresizce ağladılar. "Bu güzel bir görüntü değil" dediler "Ama şimdi bir milyon insan klimasını bütün yaz çalıştırabilir, ve bu o dağ akıntısından daha önemli, değil mi?"

Akıl evet dedi, ama kalp hayır...

Çok uzak bir ülkede zulüm ve terör gördüler ve buna karşı savaş açtılar. Bombalar ülkeyi moloz yığınına çevirdi. Halk korku sardı ve hergün daha fazla köylü eskimiş tahta tabutlarda gömüldüler. "Kurban vermeye alışmalısınız." dediler. “Eğer bazı masum köylüler ölüyorlarsa, bu huzurları için ödemeleri gereken bedel değil mi?”

Akıl evet dedi, ama kalp hayır...

Yıllar geçti ve yaşlandılar. Komforlu evlerinde oturarak, sermaye yaptılar. "İyi bir hayat yaşadık” dediler, “ve doğru olan şeyi yaptık.”. Çocukları neden yoksuluk, kirlilik ve savaşın hala çözülmediğini sordular. "Çok yakında nedenini anlıyacaksınız" diye cevapladılar, "insanoğlu zayıf ve bencildir. Bütün büyük çabalarımıza rağmen, bu problemler asla gerçekten sona ermeyecektir."

Akıl evet dedi, ama çocuklar kalplerini yokladılar ve o fısıldadı "Hayır!"...
Michael Jackson-Dancing The Dream-1992...